“YÜZDE 50 SINIRLI SULAMAYA BAŞLARSAK KURTARIYORUZ”
Devlet Su İşleri Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Dr. Yakup Karaaslan, iklim değişikliğinin su kaynaklarına olası etkileri, iyi ve kötü durum senaryoları ile alınması gereken tedbirleri aktardı. Karaaslan, gerekli tedbirlerin alınmasının önemli olduğunu belirterek, “İklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisiyle ilgili çalışma yaptık. 2030 yılında Türkiye’de nüfus yüzde 10 artacak ve su kaynaklarımızın potansiyeli de yüzde 20 azalacak. Gerekli tedbirleri almazsak 2030 yılında maalesef su fakiri ülke durumuna düşeceğiz.” dedi.
Karaaslan, Isparta örneğine değinerek, “2021 yılındaki kuraklık yaşanırsa 2028 yılında Eğirdir Gölü maalesef 913 metreye geriliyor ve göl ikiye ayrılıyor. Yüzde 50 sınırlı sulamaya şimdiden başlarsak gölü kurtarıyoruz.” şeklinde konuştu. “Mutlaka başlamamız gerekiyor. Daha sonra ise sulamaların rehabilitasyonu ve damlama sulamaya geçmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“YETERLİ SU MİKTARINA SAHİP DEĞİLİZ”
Isparta’nın yağış rejimi bakımından kurak sayılabilecek bölgeler arasında yer aldığını belirten Vali Aydın Baruş ise “Mevcut elimizdeki tarımsal potansiyeli de düşündüğümüzde yeterli su miktarına sahip olabildiğimiz söylenemez. Bu nedenle sahip olduğumuz kaynakların verimli kullanımı son derece önem taşımaktadır.” dedi.
Vali Baruş, su kaynaklarının verimli kullanılması ve geleceğe ilişkin su yönetme konusunda önemli kararların alınması bakımından İl Su Kurulları’nın kurulduğunu belirtti.